Particiliğin maalesef “ehli sünnet” hassasiyetine tercih edildiği bir zamandayız. Ve bu hangi partide olursa olsun böyle. Açık konuşmak gerekirse ister Saadet Partisi veya Ak parti.. Durum hiç değişmiyor.
Benim partimi savunuyor=iyi adam, tutulur, laf söylenmez
Benim partimi eleştiriyor=kötü adam, tutulmaz, yerden yere vurulur
Şuanda Fatih Tezcan gibiler parti tabanında bu pencereden bakıldığı için pirim yapıyor. Baktığınız zaman koyu kemalist düşmanı, solculara haddini bildiren, Ak Parti’nin yılmaz savunucularından…
Halbuki adam İran menşeli sahabe düşmanlığının yanında, Ehli Sünnet birçok meseleyi de inkar ediyor.
Yukarıdaki ifadeler ne ile açıklanabilir ki?
Ve sırf particilik yüzünden bu şahsı savunup müdafaa edenler ve yine particilik yüzünden buna ses çıkartmayanlar var.
Adam bu sayede cahillerin yanlış yönlendirilmesine sebep oluyor.
Particiliği dinin önüne çıkartanlara yazıklar olsun. Din, akaid, iman elden giderse parti neye yarar?
İTİBAR EDİLMEMELİ
Parti aracılığı ile pirim yapanlara din adına itibar edilmemeli ve uyarılmalıdır. Ve particilik algısı yıkılmalıdır. Çünkü çok samimi bir şekilde yapıcı eleştiride bulunanlara bile sosyal linç yapılıyor particilik adına.
Halbuki eleştiri gelişmenin ve yanlışları görmenin yoludur. Particilik adına olumlu eleştiriye bile tahammül edilemiyor.
Dolayısıyla her iki yönden de sakıncalı bir durumdur. Particilik zihinlerde yok edilmeli, Ehli Sünnet; İslami bir bakış açısı yerleştirilmelidir.
Reddiyeler.com yöneticilerinden biri olarak Fatih Tezcan ile özelden tartıştığımız vs. olmuştur, mason Cemalettin Efgani gibi sapkınları övmesi meşhurdur ve ehli sünnet dışı birçok sapkın görüşü vardır. O yüzden hassasiyetlerimizi Kuran ve sünnete göre şekillendirmemiz lazım, aksi bize zarar getirir..
reddiyeler.com / ihvanlar.net
Bu haber 10831 defa okunmuştur.